ALANYA TRAVESTİLERİ
Hepsinde bir telefon uzağımdaydı Suna Abla. İ Alanya travesti kimiz de yoksulduk; ben kurslarda öğretmenlik yapıyordum, o çorap çamaşır satıp ailenin harçlığını çıkarıyordu, kocasıyla birlikte. Manavgat travesti Her gittiğimde ya ıhlamur, köyden gelen kuşburnu, ya rezene, ne bileyim ona ne iyi gelecekse artık… ALANYA TRAVESTİLERİ Ve her seferinde hep öğütler, Manavgat travestileri “aman anneni yalnız bırakma”lar, “aman kendine dikkat et” ler…Sonra Side travestileri ben evlendim. Çok sonra da bir gün dedim, ben boşanıyorum abla, bana ucuz bir ev bulalım. “Yapma gııızz” dese de kalktı gecekondu gezdi benle. Kapısız tuvaletli gecekondular, iki göz Side travesti gecekondular… “Yok” dedi “sen yapamazsın burda, iyi düşün e mi canım.Sevdiğim adamları da sevdiğim kadınları da alıp alıp götürdüm Alanya travesti Suna Abla’ya. Bir yelek ördü bana, mor, sonra örgüsünü değiştirdi, geliştirdi, yeni moda amigurimi bebeklerden örmeye başladı. Eşe dosta da destek için dükkanda onların işlerini de sattı. Hatta bazıları kendilerininkinden iyiydi ve daha çok satıyordu, indirmedi tezgahtan. Kısmet dedi. Herkes kısmetini yer. Bir yandan belediyenin mahalleyi yenileştirme tutkusu, bir yandan sadece dışarıdan yapılan düzenleme, içeriden duvarın çökmesi ve ne turistlerin ne de belediyenin bundan zerre haberi olmaması, üstüne bir de konut hakkı iddia eden akrabalar… Bütün bunların arasında renkli ipler, plastik gözler, komşular, avludaki kedilerle birlikte bir hayat.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder